Jalupro Gençlik Aşısı
Jalupro, cildin zamanla kaybettiği canlılığı ve sıkılığı yeniden kazanması için kendi biyolojik süreçlerini harekete geçiren, yeni nesil bir cilt canlandırma (biyorevitalizasyon) tedavisidir. Gençlik serumu enjeksiyonu olarak da bilinen bu yöntem, cildi sadece dışarıdan dolgu maddeleriyle doldurmak yerine, cildin temel yapı taşı olan kolajen üretimini içeriden tetikleyerek onarım sağlar. Bu etkinin temelinde, cildin kolajen üretmek için ihtiyaç duyduğu patentli ve özel bir amino asit dizilimi ile cilde yoğun nem veren hyaluronik asidin birleşiminden oluşan güçlü formülü yatar.
Tedavinin çalışma prensibi, cildimizin “kolajen fabrikaları” olarak görev yapan fibroblast hücrelerini yeniden canlandırmaya dayanır. Yaşla birlikte bu fabrikaların üretimi yavaşlar ve cilt elastikiyetini kaybeder. Jalupro, bu süreci tersine çevirmek için fibroblastlara ihtiyaç duydukları temel ham maddeleri doğrudan sunar. Formülündeki özel amino asitler, kolajen sentezi için gerekli olan en temel yapı taşlarıdır. Hyaluronik asit ise bir yandan cilde anında derin bir nem kazandırırken, diğer yandan da bu amino asitlerin hücreler tarafından en verimli şekilde kullanılması için ideal ortamı yaratır. Kısacası bu tedavi, cildin kendi fabrikalarını besleyerek ve uyararak doğal yollarla daha sıkı, esnek ve sağlıklı bir yapıya kavuşmasını sağlar.
Bu biyolojik canlandırma süreci sonucunda ciltte gözle görülür bir kalite artışı meydana gelir. Cildin nem seviyesi artar, dokusu daha pürüzsüz ve parlak bir hal alır. Kolajen üretiminin tetiklenmesiyle birlikte ciltte sıkılaşma ve elastikiyet artışı gözlemlenir, ince kırışıklıkların ve çizgilerin görünümü yumuşar. Jalupro, sadece yüz bölgesinde değil, yaşlanma belirtilerinin belirgin olduğu boyun, dekolte, el sırtları ve hatta göz altı gibi hassas bölgelerdeki cildi onarmak ve canlandırmak için de son derece etkili bir yöntemdir.
Uygulama, uzman hekim tarafından cildinizin ihtiyaçlarının analiz edilmesi ve kişiye özel bir tedavi programı oluşturulmasıyla başlar. İşlem yapılacak bölgeye, konforu en üst düzeye çıkarmak için anestezik bir krem uygulanır. Ardından, Jalupro’nun zengin içerikli karışımı, çok ince iğneler aracılığıyla cildin orta tabakasına küçük enjeksiyonlarla verilir. Tedavinin cildin yapısında kalıcı ve etkili bir iyileşme sağlayabilmesi için genellikle bir kür olarak planlanması önerilir. İdeal sonuçlar için cildin durumuna bağlı olarak, genellikle 2-3 hafta aralıklarla yapılan 2 ila 4 seanslık bir protokol izlenir.
Hastalarımızın en çok merak ettiği konulardan biri olan acı hissi, anestezik kremler sayesinde minimum düzeydedir ve işlem oldukça konforlu bir şekilde tamamlanır. Uygulama sonrası enjeksiyon noktalarında görülebilen küçük kabarıklıklar veya hafif kızarıklıklar normaldir ve genellikle birkaç saat içinde kendiliğinden tamamen kaybolur. Ciltteki nemlenme ve parlaklık etkisi ilk seanstan itibaren fark edilirken, kolajen üretiminin artışına bağlı olan sıkılaşma etkisi seanslar ilerledikçe giderek daha belirgin hale gelir. Vücudumuzda zaten var olan doğal yapı taşlarını içerdiği için son derece güvenli bir tedavidir.
Site Yazarı