Vegan Dolgu
Vegan Dolgu
Vegan dolgu, estetik uygulamalarda etik ve doğal çözümler arayanlar için geliştirilmiş, içeriğinde hiçbir hayvansal kaynaklı madde bulundurmayan enjektabl bir medikal estetik yöntemidir. Bu uygulama, yüzdeki hacim kayıplarını gidermek, hatları belirginleştirmek ve kırışıklıkları yumuşatmak amacıyla, tamamen bitkisel veya sentetik olarak laboratuvar ortamında üretilmiş biyouyumlu maddeler kullanır. Cildinize saygılı, doğal ve etkili bir gençleşme deneyimi sunarken, vegan yaşam felsefesine uygun bir alternatif oluşturur.
Bu tedavinin temel prensibi, geleneksel dolgularda geçmişte kullanılabilen hayvansal kökenli kolajen veya hyaluronik asit gibi içerikler yerine, bunlarla aynı işlevi gören ancak tamamen bitkisel kaynaklardan elde edilen veya biyoteknolojik yöntemlerle üretilen maddeleri kullanmaktır. Günümüzde vegan dolgu denildiğinde iki ana tür öne çıkmaktadır. Bunlardan ilki, birçok modern dolgu markasının da kullandığı, bakteriyel fermantasyon yoluyla elde edilen hayvansal olmayan hyaluronik asittir. Diğeri ise kırmızı alglerden (deniz yosunu) elde edilen agaroz jel gibi tamamen bitkisel ve doğal polisakkaritlerden oluşan yenilikçi dolgulardır. Her iki tür de vücutla tam uyumlu olup, zamanla doğal yollarla metabolize edilerek vücuttan atılır.
Vegan dolgu uygulaması, yüzün birçok farklı bölgesinde estetik iyileştirmeler sağlamak amacıyla kullanılır. Elmacık kemiklerini belirginleştirerek yüze daha kalkık bir ifade vermek, çene hattını (jawline) keskinleştirerek daha tanımlı bir profil oluşturmak, dudaklara doğal bir hacim kazandırmak, göz altındaki çöküklükleri ve yorgun ifadeyi gidermek veya burun kenarlarından aşağı inen nazolabial çizgiler gibi derin kırışıklıkları yumuşatmak en yaygın kullanım alanlarıdır. Tedavi, cilde anında bir hacim ve lifting etkisi kazandırarak sonuçların işlemden hemen sonra gözle görülür olmasını sağlar.
Uygulama süreci, hekimin yüzünüzün ihtiyaçlarını analiz ederek kişiye özel bir plan oluşturmasıyla başlar. İşlem yapılacak bölgeye, konforu artırmak amacıyla anestezik bir krem sürülür. Ardından, vegan içerikli dolgu maddesi, ince iğneler veya kanüller yardımıyla cildin hedeflenen katmanına enjekte edilir. Yaklaşık 20-30 dakika süren bu işlem sonrasında sosyal hayata hemen dönülebilir. Sonuçların kalıcılığı, kullanılan ürünün içeriğine ve yoğunluğuna bağlı olarak genellikle 12 ila 18 ay arasında değişmektedir.
Hastalarımızın en çok merak ettiği konulardan biri olan güvenlik konusunda, vegan dolgular önemli avantajlar sunar. Hayvansal kaynaklı proteinler içermedikleri için alerjik reaksiyon riski son derece düşüktür ve yüksek oranda biyouyumlu maddelerdir. Burada bilinmesi gereken önemli bir nokta, “vegan içerikli” ve “cruelty-free” (hayvanlar üzerinde test edilmemiş) terimleri arasındaki farktır. Medikal ürün statüsündeki dolgu maddelerinin birçoğu, yasal düzenlemeler gereği piyasaya sürülmeden önce hayvanlar üzerinde test edilmiş olabilir. Bu nedenle, içerik olarak tamamen vegan olan bir ürün, üretim sürecindeki test protokolleri nedeniyle “cruelty-free” olarak etiketlenmeyebilir. Bu konuda hassasiyeti olan hastalarımızın, kullanılan markanın test politikaları hakkında hekimlerinden detaylı bilgi alması önemlidir.
Site Yazarı
